31 Temmuz 2009 Cuma

öyle de olmaz böyle de


alın size medya maymunu
bitti de kurtuldum demek olmuyor, ama benim içimden hiçbişey yapmak da gelmiyor..

ünlü ressamların, şairlerin, yazarların, müzisyenlerin hayatlarını okuyup durdum bi kaç gündür.
başarının sırrını anlamaya çalışıyorum, öyle bir sır varsa eğer,
önce yetenek..
sonra çalışmak, çalışmak ve çalışmak.
ve şans.
ama bu şans evrensel anlamdaki şans değil bizim ülkemizde maalesef.

şans= iktidarda tanıdığın var mı? zengin bir kankan var mı? ortamlara girip çıkacak kadar paran var mı? çok yakışıklı veya çok güzelmisin? popüler kültürün kıçını silip durduğu bir mendil olabilme arsızlığındamısın? onun ekmeğinden çalıp, bunun çorbasına kaşığını daldıracak kadar yüzsüzmüsün?
gibi gibi..

çok da insafsız gelebilir ama maalesef böyle..
herkes ekmeğinin derdinde, iyi kötü ayrımı yapacak kadar da zeki bir toplum değiliz maalesef.
şu çok zeki olduğuna inanıp da talkshowlarını izlediğimiz, radyo programlarını dinlediğimiz, kaseti çıksa koşa koşa aldığımız, filmi çıksa ilk günden izlemek için kuyruklara girdiğimiz en güzel tabirle "medya maymunlarının" iki dudak arasındayız.
biz onlara maymun derken bi bakmışız maymunun dik alası oluvermişiz.

gündelik dertlerden muzdarip, rüzgar esti götü göründü, ama biz götünü çekerken bi baktık ki selülitleri de varmış vah vah haberciliğinden uzaklaşamadık.
bir şarkı çıktığında, "sözleri ne güzel" dendi, müziği kenara atıldı,
bunu bilen mallar, çıkıtıklı mıkıtıklı şarkı yapıp sürdüler piyasaya, çöplükten öteye gidemeyen koskoca bir servet döküldü belki de.
sonra dendi ki, ay müzikler de basitleşti,
iyileri çıktı, o zaman da anlamadılar. ZATEN ANLAYAMAZLARDI DA..
aslında kızmamak da lazım, bir avuç insandı zaten iyi dediklerimiz.
onları anlamaya da beyin gerekirdi, en büyük eksiğimiz.

kullanılmayan beyin gelişemez, biz bu yüzden bu haldeyiz.
ne gerek var abicim? gavurlar yapıyo deil mi?
getirin ne varsa taklit edelim.
COPY PASTE DEN ALIŞIĞIZ NE DE OLSA..

o gavur dediğiniz adamlar yapıyo, hem de en afilisini.
biz de burda hayat kurucaz da, mutlu olucaz da mutlu edicez de..
bugün ki konuşmadan muzdarip, düşündüm bu konuyu..
yaklaştığımız nokta, her geçen gün insanlıktan çıkmaya başladığmız nokta.
tabi ki armut piş ağzıma düş derdinde değiliz, neyse hakkı veririz,
çilesini de çekmeye sefasını da sürmeye hazırız.
ama peki tüm bu yapılanların taktiri nerde?


ibadeti müzik olan onca iyi adama yazık bu memlekette, harcanıp gidiyorlar.

olmadı çeker giderim burdan
ya da o çeker gider ve ben de peşinden giderim..
farketmez.

bu işin daha ilmi kısmı var, bu işlerin araştırması var, teknolojisi var.
ama devrim arabalarında da söylendiği gibi.
"bu memlekette hiç bir başarı cezasız kalmaz"
dememişlermiydi abilerimiz..
biz hala neyin derdindeyiz..
hiç bir şeyin..
sadece KENDİMİZİN..

Hiç yorum yok: